Aynı günlerde, aynı saatlerde yaşanan olaylar bakış açılarımızı yeniden geniş bir görüntüye doğru çevirir. Farkındalıklarımız, sadece ülkede yaşanan gündeme bakmakla ve aynı anda olanların paralelliğini görmenin sonuçları olarak ortaya çıkar. Geniş bir çerçeveyi böylece çizebiliriz. Ülkede yaşananlara bakmak ve sadece çıkarımlar ortaya koymak için bir tarih seçelim. 16 Ağustos 2024.

Dün gündemin son dakika gelişmeleriyle dolu olduğu, haberlerin arka arkaya düştüğü bir gün olarak hem Türkiye siyasal tarihine hem de coğrafi kaderimize işlendi. 16 Ağustos günü TBMM’nde olağanüstü genel görüşme birleşimleri yapıldı. 16 Ağustos günü İzmir’de hektarlarca orman yanarken, yangın durdurulamaz şekilde merkezi konumlara ilerledi. 16 Ağustos günü maymun çiçeği hastalığı ile ilgili şüpheli haberler dolaştı. 16 Ağustos günü 6 ilde birden yangınlar başladı. 16 Ağustos günü AKP’li bir vekil TİP Milletvekili Ahmet Şık’ı ve DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç’ı darp etti. 16 Ağustos günü TBMM Genel Kurul salonunda yerlere kan aktı. Kanı akıtanlar alevlere teslim olmuş İzmir’in milletvekilleri oldu.

Meclis’te yasama faaliyetlerinde tek bir imzası bulunmayan bir vekil. İzmir Milletvekili Alpay Özalan. İzmir’de yaşanan yangın felaketine dair tek sözü yok. Tek paylaşımı yok. Tek çabası yok. Kim için, neye hizmet edilmesinin unutulması gibi. Aynı olayların, aynı saatlerde yaşanması böyle. Dönüp bakınca görülen yerde. Aynılar aynı yerde.