Dün akşam Mersin Devlet Opera ve Balesi’nin bu yıl sahneye koyduğu Muhteşem Gatsby eserini izlemek üzere Kültür Merkezi’nin yolunu tuttum. Aklımda 100 yıl önce F. Scott Fitzgerald’ın yazdığı; önce kitabının daha sonra da filminin efsane eserler arasına girdiği bu yapıtı baleye dönüştürmenin iddialı olduğu düşüncesi vardı. Acaba Mersin Devlet Opera Balesi bu işten alnının akıyla çıkacak mıydı?

Öncelikle gösterinin prömiyerinin biletlerinin bir kaç saatte bittiğini bu nedenle ilk temsili kaçırdığımı söylemek isterim. Bu 3. temsildi ve salon yine hınca hınç dolmuş, ek sandalyeler atılmıştı. Mersin halkının baleye ilgisi daha başlangıçta enerjimi yükseltmişti.

1920’lerin anlatılacağı temsilde dekor çok çok önemliydi. Perde açılır açılmaz göz kamaştırıcı bir sahne bizi karşıladı. Dönemi anlatmıyor, adeta içine alıyordu. Mersinli mezzo sopranomuz Gülden Vurandemir kostümüne öyle yakışmıştı ki 1920’den günümüze ışınlanmış gibiydi. Muhteşem sesiyle kulaklarımızın pasını siliyordu.

Muhteşem Gatsby’yi canlandıran Balet Burak Serkan Cebeci, rolüne öylesine girmiş ve seyirciye bunu hissettirmişti ki karşımızda dans edenin Fitzgerald’ın Gatsby’si olduğundan hiçbirimizin şüphesi kalmamıştı. Japon balerin Yukiko İto da Bayan Gatsby’yi adeta yaşadı... İki erkek arasında kalan bir kadını tüm hissiyatı ile başarı ile canlandırdı. Sonradan öğrendim ki gerçekte de Bay ve bayan Gatsby’yi canlandıran balet ve balerin evliymiş. Belki de bu yüzden bu kadar muhteşem bir uyum ile sahnede var oldular….

Ve Meltem Ayar… Türkiye’nin son zamanlarda yetiştirdiği en gözde balerinlerden. Mersin’de olması bizler için büyük bir şans… O da bütün zerafeti ve yeteneği ile sahnede adeta bir kelebek gibi oradan oraya uçuyor, izleyenleri mest ediyordu.

Tabi bunlar sahnede gözümüze çarpanlar… Arka planda kim bilir ne emekler verildi? Tek tek isim yazmak mümkün değil ama dekor tasarımda Özgür Usta’nın adını yazmadan geçemeyeceğim.

Tan Sağtürk’ün Devlet Opera ve Balesi’nin başına getirilmesi memnuniyet verici. İlk kez bir balet bu göreve getiriliyor. Sahnedeki başarılarının yöneticilikte de devam etmesini diliyoruz. Zaten onun yönetiminin ilk meyveleri de alınmaya başlanmış gibi görünüyor. Mersin Devlet Opera ve Balesi’ni; müdüründen hizmetlisine kadar tek tek tebrik ediyorum. Bizleri bir kez daha Mersinli olmaktan, Mersin’de yaşamaktan gururlandırdınız. Ve tüm Mersinlileri bu muhteşem baleyi izlemeye davet ediyorum.