Özel Haber

Hukukçulardan Mersin Barosu resepsiyonuna tepki

Mersin Barosu’nun adli yıl açılışı için düzenlediği resepsiyonun gündemine dair eleştirilerde bulunan hukuk örgütleri açıklama yayınlayarak tepki gösterdi.

Abone Ol

Haber / Ceren Seyran İnan

Adalet İçin Hukukçular, Çağdaş Hukukçular Derneği Mersin Şubesi ve Özgürlük İçin Hukukçular Derneği Mersin Şubesi yaptıkları ortak açıklama ile Mersin Barosu’nu eleştirdi. Adli yıl açılışı dolayısıyla yapılan resepsiyona değinen hukuk örgütleri ülkede yaşanan hukuksuzluklara ve sorunlara değinilmemesini tepkiyle karşıladı. Yapılan açıklamada törende çözülmesi gereken sorunlara yer verilmesi, hukuk düzeninin adalete yönelebilmesi için ne gibi araçlar kullanılabileceğinin tartışılması gibi konuların gündem olması gerektiği belirtildi.

“Hukuksuzluklardan bahsedilmedi”

Adli Yıl Açılış Resepsiyonu’nda Anayasa’nın çiğnendiği başlıca sorunların konuşulmadığının savunulduğu açıklamada, “Mersin Barosu’nun 6 Eylül 2024 tarihli Adli Yıl Açılış Resepsiyonu’nda Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın nasıl çiğnendiğinden ve yok sayıldığından, hukuk devletine darbe girişiminden, TİP Hatay Milletvekili Av. Şerafettin Can Atalay’ın rehin alındığından, tutuklu gazeteciler ve diğer siyasetçilerden, Türkiye Cumhuriyeti’nin hukuk devleti kimliğini ortadan kaldıran diğer çok sayıda hukuksuzluktan bahsedilmediğini gördük. Mersin Barosu Başkanı Av. Gazi Özdemir’in adli yıl açılış konuşmasının iyi dileklerden ve seçim çalışmasından oluştuğunu, daha konuşmanın başında muhalefet partilerinin davet edilmemesine rağmen yukarıda sayılan hukuksuzlukların ve avukatların itibarına saldırının AKP ile ortak öznesi olan MHP’nin il başkanının salona teşriflerinin sevinçle karşılandığını görmek tarafımızdan üzüntüyle karşılanmıştır” ifadelerine yer verildi.

“Tutum şaşkınlık yaratmadı”

Mersin Barosu’nun tutumunu eleştiren hukukçular konuşmalara dair şu sözleri paylaştı:

“Mersin Barosu yönetiminin bu tutumu tarafımızdan üzüntü ile karşılansa da iki dönemdir gördüğümüz ‘Dostlar alışverişte görsün’ stratejisiyle uyumlu olduğundan tarafımızda şaşkınlık yaratmamıştır. Öyle ki Türkiye Cumhuriyeti’nin hukuk devleti niteliğine darbe süreci aylarca kapalı toplantılarda ortak metne imzalarla geçiştirilmiş, bazı Yargıtay üyelerinin AYM üyeleri hakkındaki suç duyurusuna karşı yapılacak basın açıklaması ise baro üyesi avukatlara bir saatten az vakit kalmışken haber verilmiştir. Vakit rengini belli etmemeye gayretle saraydan ve işbirlikçilerinden yana olma vakti değil, samimiyetle hukuktan ve adaletten yana olma vaktidir.”