Ovadan, kıyıdan canlılar söylem yüklenirken,

Mavi uygarlık, sarı üretim berekete dönüşür

Yontuya, kitabeye dalar bilge, yürür, dua eşlik eder

Güzellik, sezgi, sevgi içten beslenirken

Çoğalır, yükselir coşku; fikir üstüne düşü büyütürken

Kadına, yüze el dokunmak ister, erkekte rüya tamamlanır

Üretim vadisi, Leyla neşesi, tahayyül gelecekte vardır

Yalnız değildi dün gün; seyir var beri ikilem

Doğurgan esenlik, birbirine örnek türlerin istenci yaşamdır

Yolculuk uzun, insana uğrar bilge, söyleşi gerekir

Söyleşi sözü etkin olur, erişmek için öğrenenin kendi sesine

Sözleri yanına al kardeşim, engellilerden şüphe etmeden

Hint kızın oynak bakışı güne değer, dokunursa eğer

Düşünce hazırsa hayata; koşar insan serüvene, Hind’e

Düzen değişir, dil genişler, söylem devinir aşka.

Gönül, özveri, direnç, bilgi şarttır önceki nesilden

Üretken yiğidin her biri, hak eder mahcup öpülmeyi

Yolculuk bebeklikte başlar, bebek bakışı tanır

Kimse bilmezken, görmezken karanlığı, ışıldar gözleri.

Seslenir kaldığı yerden uzak yerleşimlere nefesle.

Öncülük zordur, tükenmemeli söylem, edilgendir sürüngen

Ormanı, gülüşü, denizi seyreder öğrenen, uzun gülüşler olur

Üretirler el ele, gündüz gece, birliğe girerler

Eker, dizer, dikerler geleceğe çekingenlikle

Gelecek geçti gitti dün. Tasayla özgürlük istediler

Güç aldı can, güç verdi canan, yeniyi kurmak için.