Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (ISUBÜ) çerçevesinde yapılan Uygulamalı Tıbbi Sülük Yetiştiriciliği" eğitimine yurt dışından yoğun ilgi gösterildi. Eğitime Özbekistan’dan katılan Farukh Umarov “Sülükler ile ilgili çalışan bilimsel insanlar Türkiye’de. Türkiye’de bu konuda yapılan çalışmalar çok güçlü ve biz bu sebeple buraya geldik” dedi.
Isparta’da ISUBÜ bünyesinde faaliyet gösteren Sürekli Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezinde gerçekleştirilen "Uygulamalı Tıbbi Sülük Yetiştiriciliği" eğitimi verildi. Türkiye’nin 32 ilinden 120 kursiyerin katılım sağladığı eğitime uluslararası ülkelerden yoğun ilgi gösterildi.
Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Eğirdir Su ürünleri fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Ceylan 2022 yılında başlatmış oldukları “Uygulamaları Tıbbi Sülük Yetiştiriciliği Eğitiminin” sekizinci kez düzenlediklerini belirterek “Bu eğitimler neticesinde toplamda 35 farklı şehirden şu ana kadar toplam 120 tane kursiyerimiz tıbbi bir sülük yetiştiriciliği kursuna katılıp sertifikalandırıldı. Bunlardan bazıları ruhsatlı sülük çiftliklerini kurdular bazıları ise kurma aşamasında ve bu eğitime has olarak artık eğitimler uluslararası camiada ilgi görmeye başladı. Bu eğitim süresince Özbekistan Andijan Devlet Üniversitesi ve Semerkant Devlet Üniversitesi öğretim üyelerinden beş tane akademisyen kurslarımıza katılmak suretiyle Özbekistan’da sülük yetiştiriciliği bilimsel temellerini atıp burada bir ticari sinerjinin oluşturulması noktasında ziyarette bulundular” dedi.
“Eğitimler uluslararası camiada ilgi görmeye başladı”
Eğitim çerçevesi içerisinde ele alınan konulara değinen Doç. Dr. Ceylan “Tıbbi sülük yetiştiriciliğinde karşılaşılan sorunların tamamını uygulamalı bir şekilde kursiyerlerimize gösteriyoruz. Mezbahaneden kan alıyoruz kanı sülüklere servis ediyoruz. Sülükleri beslendikten sonra boylarına göre ayırıp bunları ait oldukları yerlerine iade ediyoruz. Sülükler çeşit hastalıklardan muzdarip olabiliyorlar. Bu hastalıkların tedavi edilmesi noktasına dikkat etmemiz gereken noktalardan bahsediyoruz. Üretimde kullanılan anaç sülüklerin çiftleşmesi ve bunlardan yumurta kesesi dediğimiz kokonlardan yavru çıkışı gibi üretimde karşılaşılacak tüm aşamaları uygulamalı bir şekilde yerine getiriyoruz” şeklinde konuştu.
“Sülük tedavisine karşı inanılmaz derecede bir ilgi var”
Sülük tedavisinin 2014 yılında Sağlık Bakanlığı’nın çıkartmış olduğu geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamaları yönetmelik kapsamında yasal bir çerçeve kazandığını söyleyen Ceylan 2014 yılında 2 tane ruhsatlı sülük çiftliğinin 2024 yılında 14’e yükseldiğini belirtti. Sülük tedavisine yoğun ilginin olduğunu söyleyen Ceylan “Sülük tedavisine karşı inanılmaz derecede bir ilgi var. Bu da ister istemez yönetmeliğin de doğadan olmayan ve sadece tıbbi sülük çiftlikten üretilen sülüklerin kullanmaya ruhsat vermesinden dolayı yetiştiriciliğe artan bir vergi var. Bu ilginin doğru bir şekilde karşılanması ve olumlu bir sonuç alınması noktasında üniversitemiz 2022 yılında genel talepler doğrultusunda eğitim programını başlattı. Yılda iki ya da üç defa talebe göre eğitim açıyoruz. Eğitim neticesinde kursiyerlerimiz nitelikli ve bir tıbbi sülük yetiştiriciliği almak suretiyle bu alandaki talebi steril sülük üretmek kaydıyla karşılamış oluyor. Sülüklerin Sağlık Bakanlığının ruhsat verdiği hastane ve kliniklerde pazarlanmak suretiyle ekonomik bir sağlamış oluyoruz” şeklinde konuştu.
“Türkiye’de bu konuda yapılan çalışmalar çok güçlü”
Uygulamalı Tıbbi Sülük Yetiştiriciliği eğitimine Özbekistan’dan gelen Semerkant Devlet Üniversitesi Öğretim Üyesi Farukh Umarov ise Özbekistan Andijan Devlet Üniversitesi ve Semerkant Devlet Üniversitesi işbirliği içerisinde sülükler hakkında proje geliştirdiklerini söyleyerek eğitim almak için Isparta’ya geldiğini belirtti. Umarov konuşmasının devamında “Projenin amacı sülük yetiştiriciliği ama uygulama konusunda bizim bilgimiz az. Sülük yetiştiriciliğiyle ilgili yeni metotlara ihtiyaç vardı ve biz bu metotları buradan aldık. Burada çok yeni bilgiler edindik. Bu bilgilerle projeyi güçlendirmek istiyoruz. Sülükler ile ilgili çalışan bilimsel insanlar Türkiye’de. Türkiye’de bu konuda yapılan çalışmalar çok güçlü ve biz bu sebeple buraya geldik” açıklamalarında bulundu.
Gerçekleştirilen eğitim kursiyerlerin sertifika almasının ardından sona erdi.