Kara para akladıkları gerekçesiyle yargılanan aralarında Dilan ve Engin Polat’ın da bulunduğu 28 sanığın davasında 3 kişi tanık olarak dinlendi. Tanık beyanlarına karşı konuşan Dilan Polat, “İftira atıyorlar. Kumpas olduğunu düşünüyorum” dedi.

"Suç işlemek amacıyla örgüt kurma, yönetme", ’suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama’ ve "Futbol ve diğer spor müsabakalarında bahis ve şans oyunları düzenlenmesi hakkında kanuna muhalefet" suçlarından Dilan ve Engin Polat’ın da aralarında bulunduğu 28 tutuksuz sanığın yargılanmasına devam edildi. Anadolu 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, sanıklar Dilan Polat, Engin Polat, Sezgin Polat, Alper Kürşat Polat, Sıla Doğu, Can Doğu ve Ahmet Gün katıldı.

“Derkan Başer, Engin Polat’a kefil oldu”

Duruşmada başka suçlardan tutuklu olan 3 tanık dinlendi. Tanık Emre Ç., sanıkları 2017 yılından itibaren Veysel Şahin aracılığıyla tanıdığını söyleyerek, “Veysel Şahin’in Engin Polat’ı sisteme dahil etmesiyle tanıyorum. Yasa dışı bahis sistemi. Web sitesinin müdürlüğünü verdik. Kendime ait bahis sitelerini yurt dışında belli ülkelerde sürdürüyorduk. Derkan Başer, Engin Polat’a kefil oldu. Sistem geniş olduğu için yasa dışı bahisteki gelirleri aklamaktı amacımız. Ben Gürcistan ve Yunanistan üzerine çalışıyordum. Veysel Şahin 2017 yılında cezaevine girdi. 2018’de yetkili Derkan Başer ve ben olduk. Derkan Başer, Türkiye pazarını ele aldı ben de diğer yerleri. Şahsi paralarımızı sistem üzerinden aklayarak resmi yollara sokmaya çalışmıştık” dedi.

“Sanıklar kısa sürede yüklü miktarda parayı şirketlerine aktardı”

“Kurmuş olduğumuz bahis sitesi haricinde her zaman işimizi sağlama almayı düşündüğümüz için kasa sistemi düşünüyorduk” diyen tanık Emre Ç., “Sisteme para girişi sağlandı. Masak üzerinden tespit ediliyordu. Masak 30 günde tespit edemediği için siber suçlar devreye giriyordu. Bu kişiler üzerine kurulan şirketler pazara açıldı. Yavaş yavaş kendileri üzerine kurulan şirketlerin hesaplarına para yükleniyordu. Bu şahıslar kısa zamanda yüklü miktarda parayı şirketlerine aktardı. Paralar soğuk cüzdana nakil edilerek yüklendi” ifadelerini kullandı. Söz alan diğer tanık Aygün Y. de, “Sanık Mustafa Özalp, Neslim Güngen’in hesabını kapatmamız için para teklif etti. Dilan Polat ile Neslim Güngen arasında hasımlık vardı. Biz kabul etmedik. İleyna Topal, eşi ve Nez Demir de araştırılsın. Onlar da bu işin içinde” diye konuştu.

"Bitcoin hesap cüzdanları üzerinden para transferleri vardı"

Tanık Erkan Ş. ise, “Dilan Polat ve Engin Polat’la 2021 yılında Mustafa Özalp’ın reklam ajansı üzerinde ortaklık yaptık. Sosyal medya fenomeniydim, aynı zamanda yazılımcıyım. Dilan ablayla birlikte çalıştık. Sonra aramız bozuldu ve kendi aramızda linçleme oldu. Sosyal medyada birbirimizi kötüledik” dedi. “Dilan abla Mustafa abi üzerinden sosyal medya hesaplarımı kapattırdı” diyen tanık, “Dilan ablayla engin abinin telefonlarında RAT attım. İstediğimiz firmanın ismiyle istediğiniz kişiye mesaj atabiliyorsunuz. Örneğin bankadan mesaj atıyormuş gibi mesaj atıp gönderilen linke tıklandığında kişisel bilgilerine ulaşabiliyorsunuz. Bir de sanal bahis için atmıştım. Bitcoin hesap cüzdanları üzerinden para transferleri vardı” ifadelerini kullandı.

“130 şubemizin 30’unu kaybettik”

Eminönü’nde 2 grup yumruk ve sopalarla birbirine girdi: Kavga anları kamerada Eminönü’nde 2 grup yumruk ve sopalarla birbirine girdi: Kavga anları kamerada

Tanık beyanlarına karşı söz verilen sanık Engin Polat, “Hiçbirini tanımıyorum. Anlattıkları şeylerle uzaktan yakından alakam yok. Bizim 130 şubemiz var, 30’unu kaybettik kaybetmeye devam ediyoruz. Şirketlerimizin tarafımıza verilmesini istiyoruz” dedi.

“İftira atıyorlar”

Tanıkları tanımadığını söyleyen Dilan Polat, “Tamamen iftira atıyorlar. Kumpas olduğunu düşünüyorum. Şerefim, namusum, çocuklarım üzerine yemin ediyorum ki hayatım boyunca bir kez bile görmedim. Şubelerimden ekmek yiyen insanlar var” diyerek tedbir kararlarının kaldırılmasını istedi.

“Cezaevinde çok yıprandım”

Sanık Sıla Doğu, “Tanıkların hiçbirini tanımıyoruz. Derkan Başer ile yüz yüze gelmişliğimiz yok. Lupus hastası olduğumu söylemiştim. Suçsuz, haksız yere içeri girdim. Sağlık durumum iyi değil cezaevinde çok yıprandım. Artık tedbirlerimin kalkmasını talep ediyorum. Sağlığıma ve işime kavuşmak istiyorum” dedi. Sanık Can Doğu ise beraatını istedi. Mahkeme ara karar için duruşmaya ara verdi.

Kaynak: iha