Haber / Begüm Acımış
CHP’li Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanması ve sonrasında belediyeye kayyım atanmasına karşı tepkiler büyüyor. Yurdun birçok yerinde ve Esenyurt Belediyesi önünde protestolar sürerken Mersin Emek ve Demokrasi Platformu bileşenleri de Özgür Çocuk Parkı’nda açıklama yaptı. Platform adına açıklama yapan dönem sözcüsü Mustafa Özbay, Ahmet Özer’in tutuklanmasının halkın demokratik iradesine yapılan bir göz dağı olduğunu savunarak, bu kararı kabul etmeyeceklerini ifade etti.
“Siyasi bir operasyon”
Halkın demokratik iradesinin gasp edildiğini ve bunun kaygı verici karanlık bir girişim olduğunu dile getiren Özbay, “Akademide, yerel yönetimler alanında Türkiye’de sayılı kişilerden biri olarak kabul edilen, bu kapsamda ulusal ve uluslararası alanda 30’dan fazla kitabı, sayısız makalesi yayınlanan, kamuda farklı kurumlarda yöneticilik görevlerinin yanında üniversitede dekanlık ve rektör yardımcılığı yapmış, Türkiye’nin saygın bir bilim insanı ve kanaat önderi olan Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer’in tutuklanarak cezaevinde konması ve daha ifadesi bile alınmadan yerine kayyum atanması, onun şahsında halkın demokratik iradesine yönelik bir gözdağı verme amaçlı siyasi bir operasyondur” ifadelerini kullandı.
“Özer görevine iade edilmelidir”
Prof. Dr. Ahmet Özer’in yerel seçimlerde adaylığında sorun görülmediğini ve Yüksek Seçim Kurulu tarafından adaylığı onanmış bir başkan olduğunu hatırlatan Özbay, “Esenyurt halkının iradesiyle seçilmiş Belediye Başkanı derhal serbest bırakılmalı ve görevine iade edilmesi sağlanmalıdır. Hepimizin bildiği tanıdığı Mersin’e değer katan Mersin’de binlerce öğrenci yetiştiren emek ve demokrasi mücadelesinde yan yana durduğumuz Prof. Dr. Ahmet Özer’den ne kadar zorlasanız da terörist çıkmaz” dedi.
“Demokratik bir Türkiye için mücadele edeceğiz”
Emek ve Demokrasi Platformu’nun kararlılıkla mücadele edeceğini söyleyen Özbay, “Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer’e yapılan bu anti demokratik ve hukuk dışı operasyonu ve sonrasında yerine kayyum atanmasını tüm yerel yönetimlere ve demokratik kurumlara yapılmış bir saldırı olarak görüyor otoriter, tekçi, merkeziyetçi iktidarın karşısında halkın demokratik nefes alma kanalları olan belediyelerin halktan koparılmasına ve halk iradesinin bu şekilde gasp edilmesi girişimini asla kabul etmiyoruz. Yargı sopası kullanılarak yapılmak istenen demokrasiye yönelik bu karanlık müdahalelere karşı barışın ve özgürlüklerin daim olduğu aydınlık ve demokratik bir Türkiye için kararlılıkla mücadele edeceğimizi bir kez daha ilan ediyoruz” diye konuştu.