Özel Haber

Çocuk yaşta zorla evliliklere karşı dayanışma kuran kadınlar, Mersin’de buluştu

Mimoza Kadın Derneği öncülüğünde ‘Çocuk Yaşta ve Zorla Evliliklere Karşı Dayanışma Stratejileri’ adlı çalıştay Mersin’de yapıldı.

Abone Ol

Haber / Ceren Seyran İnan

Çocuk yaşta ve zorla evlendirmelere karşı dayanışma kurmayı ve strateji geliştirmeyi amaçlayan Mimoza Kadın Derneği, düzenlediği çalıştayla çalışmalarına devam ediyor. Birçok kadın örgütünün ve STK temsilcilerinin katıldığı çalıştayda, ‘gelenek, yoksulluk ve toplumsal cinsiyet eşitsizliği üçgeninde kaybedilen gelecek’, ‘mücadele araçlarımız’, çocuk yaşta ve zorla evliliklere karşı ortak mücadele’ gibi başlıklar oturumlar halinde ele alınıyor.

“Televizyonlarda eşitsiz aile yapısı anlatılmıyor”

Açılış konuşmasını yapan Mimoza Kadın Derneği Başkanı Çiğdem Göksoy, ataerkil toplum ve eşit olmayan aile yapısını işaret ederek, “Televizyonlarda günlerdir Narin ve Sıla konuşuluyor ama bunlardan bahsedilmiyor.  Çocuklara karşı cinsel şiddetin nedenlerini, önleme ve korumanın yollarını uzmanları ile tartışmak şöyle dursun, failler değil çocukların anneleri konuşuldu en çok. Düşünün her mahallede ücretsiz ya da uygun ücretli kreş olsaydı Sıla’nın annesi çocuğunu komşuya bırakır mıydı sizce? Ya da ‘iki çocuğun tüm sorumluluğu neden kadının üzerinde bu çocukların bir babası yok mu?’ diye neden sorulmuyor?  Narin vakasının nasıl konuşulduğuna girmiyorum bile. Hepimiz tanık olduk. Şiddetin pornografisi yapıldı. İnfial yaratan her şiddet olayının ardından toplum, medyanın da çok önemli desteği ile idam, hadım, kısas gibi çağdışı cezalandırma yöntemlerini hatırlıyor. Oysaki kadına ve çocuğa karşı suçların yüksek olduğu ülkelerin bir kısmında örneğin Hindistan’da idam cezası uygulanıyor. Ama bu suçlar bitmiyor” dedi.

“Çocukların evlendirilmesi meşrulaştırılmaya çalışılan bir tecavüz”

Çocuk yaşta zorla evlendirmelerin tecavüzü meşrulaştıran bir kılıf olduğunu söyleyen Göksoy, “9 yaşında bir kız çocuğunu kendisinden minimum 15 yaş büyük bir erkekle zorla ya da çeşitli baskı araçları vasıtasıyla ‘ikna’ ederek evlendirmek de ‘evlilik adı altında meşrulaştırılan’ bir tecavüz aslında. 15 yaş büyük erkekle evlendirme UNICEF raporlarına göre bir dünya ortalaması. 9 yaş dini bir iddiaya dayanıyor. Biliyorsunuz Irak Meclisi’nde kız çocuklarının evlenme yaşı olarak kabul edildi. Türkiye’de de bunu isteyenler var. Sayıları çıkardıkları gürültü kadar çok değil. Ama ne yazık ki iktidar araçlarını kullanabiliyorlar. 9 yaş Diyanet’in internet sitesinde zikredildi birkaç sene önce. ‘Kızların 9, erkeklerin 12 yaşında buluğ çağına geçtiği’ ve ‘buluğ çağına gelenlerin evlenebileceği’ ifade edildi. Tepki yağınca bu ifadeler siteden kaldırıldı” ifadelerini kullandı.

“Kız çocuklarının okutulmaması en önemli neden”

12 yıl kesintisiz eğitime 4+4+4 sistemi ile zarar verildiğini ve kız çocuklarının okumasını önüne geçildiğini savunan Göksoy, “4+4+4 düzenine geçilmesi kız çocuklarını dördüncü sınıfta, 10 yaşlarındayken eğitimden alarak evlendirmek isteyenlerin önünü açtı. Sonra AYM’nin resmi nikah olmaksızın dini nikah kıyılması yasağını iptal eden kararıyla imam nikahının, dolayısıyla çocuk yaşta evlendirmeye zemin yaratıldı. Medeni Yasa’yı defalarca ihlal eden açıklamaları ile bildiğimiz Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı Müftülüklere Anayasa’nın laiklik ilkesi ayaklar altına alınarak tanınan resmi nikah kıyma yetkisinin yasalaşmasından sonra kaç kız çocuğunun resmi nikahla da evlendirildiğini sormaya kimse girişmiyor bile” diyerek eğitimin önemine vurgu yaptı.