Politika

Bakan Tekin: “Müfredatımızı toplamda yüzde 35 oranında sadeleştirmiş olduk”

KÜÇÜKÇEKMECE’DE DÜZENLENEN AVRASYA BİR VAKFI 2024-2025 DÖNEMİ CUMARTESİ KONFERANSLARININ AÇILIŞINDA “MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI’NIN STRATEJİK VİZYONU VE TÜRK MİLLİ EĞİTİM SİSTEMİNİN GELECEĞİ” İSİMLİ KONFERANSI MİLLİ EĞİTİM BAKANI YUSUF TEKİN VERDİ. PROGRAMDA KONUŞAN BAKAN TEKİN “TÜRKİYE YÜZYILI MAARİF MODELİ HEM ULUSLARARASI VERİLERDEN BESLENEN HEM DE KENDİ DEĞERLERİMİZİ YANSITAN BİR MODEL OLDU. MÜFREDATIMIZI TOPLAMDA YÜZDE 35 ORANINDA SADELEŞTİRMİŞ OLDUK” DEDİ.

Abone Ol

Küçükçekmece’de düzenlenen Avrasya Bir Vakfı 2024-2025 dönemi cumartesi konferanslarının açılışında “Millî Eğitim Bakanlığı’nın Stratejik Vizyonu ve Türk Milli Eğitim Sisteminin Geleceği” isimli konferansı Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin verdi. Programda konuşan Bakan Tekin, “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli hem uluslararası verilerden beslenen hem de kendi değerlerimizi yansıtan bir model oldu. Müfredatımızı toplamda yüzde 35 oranında sadeleştirmiş olduk” dedi.

Küçükçekmece’de Avrasya Bir Vakfı 2024-2025 dönemi cumartesi konferanslarının açılışı yapıldı. Konferansa Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in yanı sıra Küçükçekmece Kaymakamı Mustafa Anteplioğlu, İstanbul Vali Yardımcısı Özlem Bozkurt Gevrek, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Murat Mücahit Yentür, Küçükçekmece Belediye Başkanı Kemal Çebi, Avrasya Bir Vakfı Başkanı Şaban Gülbahar, Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı Eray Güçlüer ve vakıf yönetim kurulu üyeleri katıldı.

Yılın ilk konferansını Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin verdi

Program neticesinde “Millî Eğitim Bakanlığı’nın Stratejik Vizyonu ve Türk Milli Eğitim Sisteminin Geleceği” isimli yılın ilk konferansını ise Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin verdi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan program Kur’an-ı Kerim tilaveti ile devam etti. Ardından selamlama konuşmaları yapıldıktan sonra Bakan Tekin sunum eşliğinde konferansını gerçekleştirdi.

Lozan Antlaşması’nda yer almayan yabancı okulların denklik sorunuyla ilgili karşılıklı bir antlaşma yapılmak istendiğini belirtti

Bakan Tekin konuşmalarında Milli Eğitim İstatistikleri adı altında öğretmen, öğrenci, okul ve derslik sayıları hakkında bilgi verdi. Milletler arası okullar ile ilgili yaptığı konuşmada ise özel okullardan bahseden Tekin, Lozan Antlaşması’nda yer almayan yabancı okulların denklik sorununa da değinerek karşılıklı bir antlaşma yapılmak istendiğini belirtti. Bakan Tekin, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nde yapılan yenilikler neticesindeki eğitim sistemini de anlattı. Yusuf Tekin program sonunda katılımcıların sorularını da yanıtladı. Programda Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e Avrasya Bir Vakfı Başkanı Şaban Gülbahar tarafından çeşitli hediyeler verildi.

“Çalışan öğretmenlerimizin 800 bini son 22 yılda atandı”

Konferansta son 22 yılda öğretmen ve derslik sayıları hakkında konuşan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, “Büyük eğitim ailesi olarak öğretmenlerimizle Türkiye’de 750 bin derslikle öğrencilerimize hizmet etmeye çalışıyoruz. Çalışan öğretmenlerimizin 800 bini son 22 yılda atandı. Bu da yüzde 80’e yakın bir rakam yapıyor. Yapılan dersliklerin sayısı ise son 22 yılda iki katından daha fazla artmıştır. Güçlendirme, yıkılıp yeniden yapılan dersliklerle birlikte bu sayı üç kata kadar çıkıyor. 22 yılda daha önceki derslik sayısının iki buçuk katı, öğretmen sayısı iki katı artmış ve dersliklere etkileşimli tahtalar kurulmuştur. Birleşmiş Milletler’in ve diğer eğitimle ilgili yayınlanan raporlarda ‘Türkiye neredeyse bütün dersliklerinde bu imkanı sağlamış dünyadaki tek ülke’ şeklinde geçiyor” dedi.

“Türk çocuklarının Türkçe ve Türk kültürü ile ilgili ders alma haklarını uluslararası bir sözleşme ile garanti altına almak istiyoruz”

Yabancı okullar konusuna değinen Bakan Tekin, “Cumhuriyet’imizin kurucu kadroları Lozan Antlaşması ile beraber ülkemizde yaşayan ülkeye sadık durumdaki azınlıkların eğitim öğretim hakları başta olmak üzere bütün haklarını güvence altına aldı. Türkiye’de Ermeni, Rum ve Musevi vatandaşlarımızın devam ettiği okullarımız var. Diğer yabancı okullar ise Lozan Antlaşması’nda yok. 1940’lı yıllardan itibaren açılmaya başlıyorlar. Bu yıl bu okullara Türk öğrenci kaydını yasakladık. Eğer Türk öğrenci kaydederseler suç sayılacağı ve kapatma gerekçesi olacağını söyledik. Eğer uluslararası sözleşme imzalarsak bu okullar legal statüye kavuşacak. Biz de bunun karşılığında özellikle Almanya ve Fransa’nın yaşayan Türk çocuklarının Türkçe ve Türk kültürü ile ilgili ders alma haklarını uluslararası bir sözleşme ile garanti altına almak istiyoruz” şeklinde konuştu.

“Müfredatımızı toplamda yüzde 35 oranında sadeleştirmiş olduk”

Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ile uygulanan müfredattan bahseden Tekin, “Kendi milli manevi değerlerimizi bu ülkeyi ve toplumu ayakta tutacak temel değerlerimizin müfredatın içerisinde olmasını istedik. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli hem uluslararası verilerden beslenen hem de kendi değerlerimizi yansıtan bir model oldu. Yetkin ve erdemli insanı önceleyen bir öğrenci profili tanımlaması ile becerileri tetikleyici bir eğitim sistematiği yaptık. Her bir çocuğun farklı bir birey olduğu eğitim öğretim süreci inşa etmeye çalıştık. Müfredatımızı toplamda yüzde 35 oranında sadeleştirmiş olduk” ifadelerini kullandı.